KKTC 4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı döneminin Cumhurbaşkanlığı Basın Sorumlusu Ali Bizden’in İstanbul Sabiha Gökçen Hava Limanı’nda Türkiye’ye girişinin engellenmesi olayı görmezden gelinemeyecek bir gelişmedir. Devletlerin kendi güvenlikleri anlayışı çerçevesinde bazı yabancı uyruklu kişilerin ülkesine girişini engelleme hakkına sahip olduğu gerçeğini göz ardı etmeden, Türkiye Cumhuriyeti makamlarının KKTC vatandaşı Ali Bizden’i hangi gerekçeyle ülkesine kabul etmediği KKTC makamlarınca sorulup öğrenilmelidir. KKTC’nin Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Ankara’daki Büyükelçiliği ile İstanbul başta olmak üzere birçok ilde konsolosluğu bulunmaktadır. Bu makamlar hemen harekete geçmeli bilgi edinip hükümeti ve Kıbrıslı Türk kamuoyunu aydınlatmalıdır. Bunun yanı sıra KKTC yurttaşı Ali Bizden’in mağduriyetini hafifletici önlemleri de alıp hayata geçirmelidir.
KKTC yurttaşlarına yönelik “kara liste” uygulaması ilk değildir. Geçmişte de Türkiye’deki siyasi iktidarı eleştiren Özker Özgür örneğindeki gibi bazı KKTC yurttaşlarının Türkiye’ye girişi yasaklanmıştı. Kaygı duymaktayız ki son olmayacak ve muhtemelen artma eğilimine girecektir. KKTC’nin tanınmamışlığı nedeniyle Türkiye’nin, Kıbrıslı Türklerin ulaşım bakımından dünyaya açılan penceresi durumunda olduğu da göz önüne alındığında, bu durumun vahameti daha anlaşılır olmaktadır. Türkiye’ye girişinin yasaklanma nedeni KKTC’deki siyasi pozisyonu, siyasi görüşü ya da Türkiye’deki siyasi iktidara bakış açısı ise KKTC’nin Türkiye ile olan ilişkilerinin yeniden yapılandırılmaya acil ihtiyacı olduğu gerçeği ile karşıyayız demektir.
KKTC Dışişleri Bakanlığı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı’nı bu konunun üzerine eğilmeye iki devlet arasındaki ilişkileri evrensel hukuk çerçevesinde sağlıklı bir zemine oturtulmasını sağlamak için çaba göstermeye davet ederiz.