Ronaldo'nun Manchester City'e gideceğine dair spekülasyonlara rağmen United yetkilileri, beş defa Altın Top ödülü kazanmış futbolcunun Premier Lig'e Etihad Stadyumu'nda değil Old Trafford'da dönüş yapacağından emin sayılırdı.
Ronaldo'yu United'a katmak için son girişim, eski menajerleri Sir Alex Ferguson'un devreye girmesiyle yapılmıştı.
Ferguson ile Ronaldo iyi bir ilişkiye sahip. Ronaldo 2009'da Real Madrid'e gittikten çok sonra bile İskoç teknik direktörden "The Boss" (Patron) olarak bahsediyordu.
Ferguson da, Ronaldo'nun Manchester United'ı tercih etmesini rica ederken, eski takımında bir kahraman olarak karşılanacağını söylemişti.
City'i tercih etmesi, Ferguson'un 2013'teki ayrılığından sonra başarı elde etmekte zorlanan United'da kendisine yönelik her geçen yıl artan saygıyı yok etmek anlamına gelecekti.
Ferguson'un mesajından önce Ronaldo'nun eski takım arkadaşları Rio Ferdinand ve Patrice Evra da kendisiyle benzer birer konuşma yapmıştı.
United'ın teknik direktörlüğünü yapan eski takım arkadaşı Darren Fletcher da BBC Sport'a yaptığı açıklamada hem kendisinin hem de Ronaldo'nun Portekiz Milli Takımı'ndan arkadaşı Bruno Fernandes'in de dahil olduğu çok yönlü bir ikna çalışması yürüttüklerini söyledi.
Ama çabalar bununla sınırlı değildi.
Üst düzey bir United yöneticisinin Ferguson'a, "United ile bu kadar özdeşleşmiş Ronaldo'nun City'e gittiğini görmektense gözlerimi oymayı tercih ederim" dediğini öğrendim.
Öte yandan United, Ronaldo'yu almadan önce yaz transfer döneminde halihazırda fazlasıyla para harcamıştı.
Bu yüzden Ronaldo için Glazer ailesi ile Başkan Yardımcısı Ed Woodward arsında detaylı görüşmelere ihtiyaç duyuldu.
Kulüp içinde transfere destek çıktıktan sonra United, yaz boyu temas halinde olduklrı Ronaldo'nun menajeri Jorge Mendes ile iyi bir ilişkisi olan Ferguson'u devreye soktu.
Twitter paylaşımının sonu, 1
Bruno Fernandes, transferde rol aldığını ima eden "Aracı Bruno?" diye bir tweet attı.
Solskjaer geçen hafta basın açıklaması yapmadan önce Juventus menajeri Max Allegri, Ronaldo'nun kulüpten ayrılacağını duyurmuştu. Transfer aslında o zamandan kesinleşmişti.
Ama son derece temkinli bir tarzı olan Solskjaer, bu konuda da son imzalar atılana kadar açıklama yapmamayı tercih etti.
Telegraph gazetesinin muhabiri son kere şansını denemeden önce Solskjaer, Ronaldo hakkındaki üç sorunun etrafından dolaşmayı tercih etmişti.
Muhabir "Dünyanın en iyi oyuncularından birini transfer etmek mümkünken United neden, en azından bir girişimde bulunmuyor?" diye sormuştu.
Kameraya bakan Solskjaer, olan biteni hissedenlerin transferden emin olmasını sağlayan, fakat konudan haberi olmayanların anlayamayacağı şekilde bir yanıt verdi:
"Cristiano'nun Juventus'tan ayrılacağını düşünmüyordum. Spekülasyonlar vardı.
"Onunla her zaman iyi bir iletişimimiz var. Bruno'nun da kendisiyle konuştuğunu biliyorum.
"Hakkında neler hissettiğimizi biliyor. Bir gün Juventus'tan ayrılmak isterse nerede olduğumuzu biliyor."
O noktada Juventus'a 15 milyon euroluk, 8 milyon euro da opsiyonel ödemeler içeren resmi bir teklif yapılmıştı.
Üç saat sonrasında ise taraflar anlaştı.
Transfer döneminin son günü olan Salı sabahı United anlaşmayı duyurdu.