Mekanda dans edenler sayesinde enerji üretiyorlar

SWG3 adlı mekanda dansçıların vücut ısısı, taşıyıcı bir sıvı aracılığıyla yerin 200 metre altında termal pil görevi gören çukurlara aktarılıyor.

Bu enerji daha sonra ısı pompalarına gönderiliyor, burada doğru sıcaklığa getirildikten sonra mekanın içine tekrar veriliyor.

İşletmenin sahipleri bu yeni teknoloji sayesinde mekandaki doğalgaz kombilerini kullanımdan çıkarmayı hedeflediklerini ve böylece karbon emisyonlarını yıllık 70 ton değerinde azaltabileceklerini söylüyor.

Bodyheat adlı teknolojiyi geliştiren ve jeotermal enerji danışmanlığı veren TownRock Enerji adlı şirketin kurucusu David Townsend, "Örneğin orta hızdaki Rolling Stones müziğiyle dans ettiğimizde vücudumuz yaklaşık 250W ısı üretiyor" dedi ve sözlerine devam etti:

"Ama insanların daha hızlı dans etmesini ve hatta zıplamasını sağlayan bir DJ çalıyorsa her bir kişinin 500-600W arasında enerji üretmesi mümkün."

SWG3 Genel Müdürü Andrew Fleming-Brown, böyle bir sisteme geçişin riskli olduğunu ama mekanın 2025 yılına kadar karbon salımını net sıfıra hedefine ulaştırmakta kararlı olduğunu söylüyor.

Fleming-Brown, "Birinin bu adımı atması ve ilk yatırımı yapması gerekiyor. Umarım yakın zamanda yaptığımız yatırımaın karşılığını alırız" diyor.

10 kat daha pahalı

3 yıl önce geliştirilmeye başlanan termal ısıtıcı ve soğutucu teknolojiyi bugün İngiltere'de kurmanın maliyeti yaklaşık 600 bin sterlin.

Fleming-Brown, "Sıradan bir klima kullanacak olsak bunun maliyeti yalnızca 60 bin sterlin olurdu" diyor.

Ancak SWG3 ekibi, enerji faturalarında yapacakları tasarrufla beş yıl içinde borçlarını kapatmayı hedefliyor.

BBC'ye konuşan Fleming-Brown, "Eğer İngilter'de bunu yapabiliyorsak bu teknolojiyi kullanmak dünyanın her yerinde mümkün olabilir" diyor.

Teknolojiyi geliştiren Townsend ise Berlin'deki bir gece kulübüyle görüştüğünü söylüyor.

"Yenilenebilir ve eğlenceli bir teknoloji"

Durham Üniversitesi Yer Bilimleri Bölümü'nde Jeotermal Enerji, Karbon Yakalama ve Saklama alanında çalışan Dr. Jon Gluyas, "Su ısıtmak çok fazla enerji grektiriyor ve ancak biriktirilen ısı yavaş bir şekilde soğuyor. Bu ısıyı yerde sakladığınızda aslında oldukça iyi bir yalıtım sağlamış oluyorsunuz" diyor ve sözlerine devam ediyor:

"Bu teknoloji enerji saklamak için çok iyi bir yöntem. Sistem iyice oturduğunda ısıyı daha uzun bir süre saklamak mümkün olabilir. Buradaki kritik unsur enerjiyi ısıya dönüştürüp o ısıyı koruyabilmek. Isıyı saklayabiliyorsanız aslında sistemi daha verimli bir hale getiriyorsunuz. Bu teknolojinin hiç karbon salımı yok ve enerji bağımlılığımızı azaltmak için çok iyi bir fikir."

Glasgow Belediyesi'nde iklim alanında çalışan Angus Millar, "Bu harika bir yöntem ve şehrimizi emisyonlarını azaltıp yenilenebilir enerji üreterek çok daha yeşil bir konuma getiriyor. Aynı zamanda insanlar eğleniyor" diyor.