Toplumcu Kurtuluş Partisi- Yeni Güçler (TKP) Genel Başkanı Mehmet Çakıc katıldığı bir Tv programında konuşan Çakıcı, hükümetin istifasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Çakıcı, UBP'nin kurultay planları yaparken bir hesap içerisinde olunduğunun görüldüğünü kaydederek, yapılan açıklamalar içerisinde cümle aralarında ip uçlarının verildiğini söyledi. Erken seçimi, hükümet ve muhalefet kanadının aslında tam olarak istemediğini ifade eden Çakıcı, bunun da seçim yasaklarının gündeme getirilmesinden anlaşıldığını söyledi. Mehmet Çakıcı, hükümetin istifasının kurultay hesapları doğrultusunda yapılan bir manevra sonucu gerçekleştiğini belirterek, kurultayda yarışacak dört aday ve çevresindeki insanlardan duyduklarımızdan bunun zaten anlaşıldığını kaydetti. Kıbrıs Türk siyasi tarihinde hükümetlere bakıldığında UBP ve CTP hükümetlerinin aslında birbirine benzediğini ifade eden Çakıcı, söz verip yapmama durumunun her iki partide de olduğunu belirtti.
Ülkede şu anda çok ciddi sorunlar ve istikrasız bir dönem yaşanırken yurdunu seven ve sahip çıkmak isteyen insanlara büyük görevler düştüğünü kaydeden Çakıcı ,"Biz bütün yurtsever, Sol, sosyal demokrat düşüncede olan herkesi birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz. Kıbrıs Türk halkı için önümüzdeki seçim son şanstır. Bunu hep beraber görmeliyiz. Biz bu tehlikeyi görüyor ve üstümüze düşeni her yerde yapmaya çalışıyoruz. Bize düşen bir fedakârlık varsa da yapmaya hazırız. Eğer bazı soldaki kendi konumunu veya partisel çıkarını öne çıkararak siyaset yapmaya çalışan yöneticiler varsa da bilinsin ki Kıbrıs Türk halkı gereken cevabı kendilerine en yakın zamanda verecektir. Biz TKP olarak birlikte yürümeye kararlıyız. Ancak bu yöneticiler engel oluyorlarsa da biz tüm demokratlara ve yurtseverlere çağrımızı yeniliyoruz. Biz TKP olarak diğerleri istemese de bir gün birlikteliği sağlayacağız" dedi.
Mehmet Çakıcı, ülkede son yirmi yıla bakıldığında reform anlamında ne yapıldığını sorarak, "Mesela, halkı ezilmekten koruyan ve radikal önlemler alarak insanımızın yüzünü güldüren sosyal demokrat bir hükümet gelmedi. Bu noktada büyük görev vizyon sahibi cesaretli siyasetçilere düşüyor. Yıllardır kangren haline gelmiş sorunlar planlı ve projelerle hareket edilirse çözülebilir. Hayata geçirilmesi gereken reformlar var. Kaynak sağlamak için cesaretli reformlar yapıp idareyi Kıbrıs Türk halkının gerçek demokratik yönetimi ile yönetecek hale getirmeliyiz. Bunun için gereken mücadeleyi vereceğiz. Eğer biz gerçek bir devlet olacaksak kendi reformlarımızı yapmalıyız. Maalesef son yıllarda kayda değer insanları rahatlatan ve refah düzeylerini artıran hiçbir icraat yapılmamıştır. Tam tersine pandemi gibi zor bir dönemde insanlar daha fazla ezildi ve hiçe sayıldı. Bugün artık ayağa kalkma zamanı ve mücadele zamanıdır" şeklinde konuştu.
