english german arabic turkish

banner20

banner37

banner19

banner38

banner12

"Teknolojiyi kullanmayı değil, eğitime entegre etmeyi hedeflemeliyiz"

banner11

TÜSİAD tarafından düzenlenen online panelde konuşan İstanbul Aydın Üniversitesi STEM Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Devrim Akgündüz, teknoloji ile eğitimde yaşanacak gelişmelerin öğrenci odaklı olması gerektiğini söyledi. Akgündüz, “Teknolojiyi kullanmayı değil, teknolojiyi eğitime entegre etmeyi hedeflemek zorundayız” dedi.

EĞİTİM 23.12.2020, 11:20 23.12.2020, 15:37
37
"Teknolojiyi kullanmayı değil, eğitime entegre etmeyi hedeflemeliyiz"
banner24

Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) düzenlediği “Covid-19 Sürecinde Eğitimde Dönüşüm için Zorluklar ve Fırsatlar-No:2 Eğitimde Dönüşüm Alanları ve Gelecek Senaryoları” adlı online panelde bir sunum gerçekleştiren İstanbul Aydın Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve STEM Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Devrim Akgündüz, teknoloji ile eğitimde gelecek senaryolarına değinerek, “Teknolojinin kullanıldığı bir eğitim modelinde gelecek senaryolarına, sadece öğrencinin yararının temel alındığı bir açıdan bakılması, hepimiz için eğitim adına en doğrusu olur; işte o zaman, eğitim adına sağlıklı kararlar verebiliriz” diye konuştu.

“YA PANDEMİ 30-40 YIL ÖNCE OLSAYDI?”

COVID-19 pandemisi nedeniyle başlatılan uzaktan eğitim sürecine yönelik “eşitsizlik” eleştirilerini değerlendiren Doç. Dr. Akgündüz, “Eşitsizlikler önceden de vardı, yine var. Aslında, salgın dönemindeki eşitsizlikler biraz daha farklı. Teknolojik boyut daha ön planda. Şu soruyu sormamız çok önemli: Bundan 30-40 yıl önce internet yokken, bu salgınla karşılaşsaydık acaba eğitimde neler olabilirdi? 30-40 sene önce internet yoktu. Teknoloji bu kadar üst seviyede değildi. O zaman salgınla karşılaşsaydık, eğitime tamamen ara vermek zorunda kalırdık. Çocuklar adına çok büyük öğrenme kayıpları olabilirdi” diye konuştu. Doç. Dr. Akgündüz, “Şu anda, önemli konulardan birisi, ulaşılamayan ve uzaktan eğitimden yararlanamayan öğrenciler. İnterneti ve/veya bilgisayarı olmayan öğrencilerin uzaktan eğitimden yeterli oranda yararlanmalarını sağlamak için projeler geliştirmeliyiz. Birden fazla öğrencinin aynı anda derse girmesi de çok büyük bir sorun. Sosyal devlet ilkesi gereğince, herkese eşit ve kaliteli bir eğitim sunabilmek için, teknolojik dezavantajları ortadan kaldırmalıyız” ifadelerini kullandı.

“ÖĞRENCİLERİ EKRANA KİLİTLEMEDEN YAPABİLİRİZ”

Pandeminin başlangıcından bu yana eğitimde yapılanları kısaca özetleyen Doç. Dr. Akgündüz, “Milli Eğitim Bakanlığı elinden geleni fazlasıyla yaptı. Şu anda yapmamız gereken, şimdiye kadar gerçekleştirilenleri farklı uygulamalarla zenginleştirmek ve kalite açısından standartlaştırmak olmalı. Bu dönem, her okul kendi canlı derslerini yapmaya başladılar. Doğru olan da buydu çünkü bütün öğrencilere aynı eğitimi veremeyiz. Her öğrencinin öğretmeni kendi öğrencilerini tanıyor. Dolayısıyla, her öğretmen kendi öğrencileriyle eğitim yapmalı ancak uzaktan eğitimi canlı ders olarak algılamayıp; EBA üzerinde, her öğretmenin kendi sınıfı için bireyselleştirilmiş ve özelleştirilmiş eğitim yapmasını sağlamak zorundayız. Ancak, bunu yaparken sadece canlı ders değil; 10-15 dakika kısa bir canlı ders, bir proje görevi, bir iş birliği yapılan zamandan bağımsız yapılan bir ödev, bir quiz, yine bir 10-15 dakikalık canlı ders veya önceden hazırlanmış bir video şeklinde dersi yapılandırmalıyız. Bazı dersleri interaktif etkinliklerle zenginleştirebilir ve öğrencilerin daha iyi öğrenmesini sağlayabiliriz. Bunları, çocukları günde 6-8 saat canlı ders yapıp tamamen ekrana bağlamadan, onlara geri bildirim vererek etkinliklerle destekleyerek gerçekleştirebiliriz” şeklinde konuştu.

YENİ NORMALDE ÖĞRENME NASIL OLMALI?

“Yeni dönemde, yüzde 100 yüz-yüze öğrenme dönemi bitti” diyen Doç. Dr. Akgündüz, “Yeni normal bizden ne istiyor? Hem okul öncesinden lise sonuna kadar olan seviyelerde hem de yükseköğretimde artık tamamen yüz yüze eğitim yerine çevrimiçi öğrenme ortamlarından yararlanılan, çevrimiçi ölçme ve değerlendirmelerin de yapıldığı, standartlaştırılmış bir eğitim yapılmasını istiyor. Tamamen yüz yüze eğitim ortamını kullanmak yerine sadece etkin uygulamalarının kullanıldığı, çevrimiçi ortamdan maksimum derecede yararlanıldığı bir döneme girmek zorundayız. Yeni dönemde, okullarda harmanlanmış öğrenme dönemi başlamalıdır. Yüz yüze öğrenme ortamı ile çevrimiçi öğrenme ortamının birbiriyle kombine edildiği, her iki ortamda da güçlü uygulamaların kullanıldığı bir öğrenme dönemine geçmek zorundayız” dedi.

“EN HAZIR GRUP ÖĞRENCİLER”

Doç. Dr. Akgündüz, söz konusu sürece en hazır grubun öğrenciler olduğunun altını çizerek şöyle devam etti:

“Çünkü öğrenciler dijital yerli olarak adlandırılan bir gruptalar ve teknolojinin gelişmiş olduğu bir dönemde doğdular. Teknolojiyi çok etkin bir şekilde kullanabilen, herhangi bir programa hızlı bir şekilde uyum sağlayabilen bireyler. Dolayısıyla, öğrencileri çok hızlı bir şekilde sisteme adapte edebiliriz. Ancak öğrencileri ezberci bir sistemden de kurtarmak zorundayız. Yani, öğrencilere ders anlatılan bir süreç değil de öğrencilerin etkin olduğu, öğrencilerin keşfettiği, öğrencilerinin tasarladığı, öğrencilerin aktivitelere katıldığı bir şekilde eğitimi kurgulamak zorundayız. Burada da hem öğretmenlerin hem de velilerin katkısı çok önemli. Evde çocuğuyla birlikte uzaktan eğitim sürecine dahil olan, çocuğuna destek olan velilerin katkısı bundan sonra da önemli olacak. Veli katkısıyla ve desteğiyle, öğrenciler daha başarılı oluyorlar. Velinin eğitimi takibi mutlaka önemli. Herkesin kendi çocuğunu takip etmesi ve evde motive etmesi gerekiyor.”

“ÖĞRETMENLER DE EĞİTİM ALMALI”

Öğretmenlerin pandemi sürecinde bütün dezavantajlara rağmen büyük fedakarlıklar gösterdiğini kaydeden Doç. Dr. Akgündüz, “Ancak, öğretmenlerin de yeterli oranda hizmet içi eğitimden geçirilmeleri gerekiyor. Teknolojiyi kullanmayı değil, teknolojiyi eğitime entegre etmeyi hedeflemek zorundayız. Bizim, cihazlara değil, yani birer araç olan ögelere ve unsurlara değil öğretmenlerin teknolojik pedagojik alan bilgisi yetkinliklerine vurgu yapmamız gerekiyor. Nitekim biz, yıllardır hem üniversitemizde tüm akademisyenler için hem de İAÜ Eğitim Fakültesi’nde öğretmen adayları için, öğretim teknolojileri ve diğer derslerde teknolojik yaklaşımlar ve teknolojik pedagojik alan bilgisi ile ilgili eğitimler veriyoruz.  Onlara mezun olduklarında, ne gibi teknolojik yetkinliklere sahip olmaları gerektiğini gösteriyoruz.  Millî Eğitim Bakanlığının çok hızlı bir şekilde, yukarıda saydığımız konularda ve bizim halihazırda İAÜ Eğitim Fakültesi’nde uyguladığımız konularda, öğretmenlerin yetkin hale getirilmesi için proje üretmesi gerekiyor. Bakanlık bunu üniversiteler, eğitim fakülteleri, sivil toplum kuruluşları ve eğitimle ilgili kuruluşların yapacağı iş birliği ile gerçekleştirebilir” diyerek sözlerini tamamladı.

Yorumlar (0)
banner28
banner13
12
az bulutlu
Günün Anketi Tümü
Türkiye Cumhuriyeti'nde 14 Mayıs 2023'de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini kim kazanır?
Türkiye Cumhuriyeti'nde 14 Mayıs 2023'de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini kim kazanır?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Karagümrük 34 36
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Barcelona 33 73
3. Girona 33 71
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14
banner30
banner29
banner5