english german arabic turkish

banner9

banner37

banner8

banner38

banner12

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Biden'a soykırım tepkisi

banner11

Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden'ın 1915'i 'soykırım' olarak tanımlamasına yönelik "ABD Başkanı Biden, 24 Nisan'da yayımladığı mesajda coğrafyamızda bir asırdan daha uzun süre önce yaşanmış acı olaylarla ilgili mesnetsiz, haksız ve hakikatlere aykırı ifadeler kullanmıştır," ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE 26.04.2021, 19:59 Pelin Su Tamer
34
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Biden'a soykırım tepkisi
banner24

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

"ABD Başkanı Biden 24 Nisan günü yayınladığı mesajda coğrafyamızda 1 asırdan uzun süre önce yaşanmış acı olaylarla ilgili mesnetsiz, haksız ifadeler kullanmıştır. Hiçbir tarihi, hukuki temeli olmayan bu ifadeler milletimizin her ferdi gibi bizi de ziyadesiyle üzmüştür. Radikal Ermeni çevrelerin ve Türkiye karşıtı çevrelerin baskısıyla metne yer verildiğini düşünüyoruz.

Türkiye olarak tarihte yaşanan acıların yarıştırılması gibi anlayışı insani bulmuyoruz. Böyle bir yarışa girilecekse böyle yarıştan alnı ak, vicdani müsterih olarak çıkacak tek devletin biz olduğunu hatırlatmak istiyoruz. Bize soykırım ithamını yönelten çevrelerin hepsi insan içine çıkamayacak hale gelecektir. Son asırda en büyük sivil can kayıpları, nüfus hareketleri bizim vatanımızda olmuştur. Osmanlı Balkanlar, Kafkaslar'daki topraklarındaki nüfusunun 10 milyon insanının yarısı ölüm, yarısı sürgün acısını yaşamıştır. Bizzat Batılı tarihçiler ifade ediyor. Bu 10 milyon insanla ilgili ne silahlı çete fotoğrafı, ne geride bıraktıkları kanlı izler göremezsiniz, bulamazsınız.

Aynı insanlarla ilgili anıtlara, lobilere, meclis kararlarına hakların aranması anlamına gelecek faaliyete rastlamazsınız. Dedelerin torunlarına yürekleri burkularak, gözlerinden akan yaşlara engel olamayarak anlattıkları acı hatıraları vardır. Çünkü bu insanlar Türk'tür ve çünkü bu insanlar Müslümandır. Millet olarak bugüne kadar kendi acılarımızı istismar haline getirmek gibi bir zihniyetle hareket etmedik. Acılarımızı kalbimize gömüp, ileriye bakma erdemimizi bazıları yanlış anlıyor.

Bizim de Balkanların kaybından Doğuda uğradığımız işgallerin kaybına kadar kapsamlı muhasebe yapıp ortaya çıkan tabloyu muhataplarımızın önüne koymamız gerekiyor. Adana, Antep, Maraş, İzmir, Afyon, İstanbul, Çanakkale, Kars, Artvin her şehrimiz kendi kayıplarının peşine düşse bile yeter.

"TEKLİFİMİZE HALA CEVAP ALAMADIK"

Batının Ermeni meselesinde tutumu ve terör örgütlerine karşı sergiledikleri riyakar tavrın sonu bu yola çıkıyor. Biz hala en başta söylediğimiz yerdeyiz. Tarihteki olayların araştırılması, hakikatlerin ortaya çıkartılması tarihçelere bırakılmalıdır, siyasetçilere değil. Yıllardır dile getirilen Ermeni iddiaları konusunda ortak tarih komisyonu teklifimize hala cevap alamadık. Kendi arşivlerimizi tamamen bu komisyona açma taahhüdünde bulunduk, ama muhataplarımızdan ses çıkmadı.

Karşı tarafın gerçeklerin peşine çekmek yerine meseleyi siyasi zemine taşıması işin aslını göstermeye yeterlidir. Ülkemizde ve dünyada hala kafası karışık olanlar için meseleyi özetle anlatmak istiyorum.

Anadolu ecdadımızın yönetiminde asırlar boyunca farklı köken ve inançtan insanın huzur içinde yaşadığı coğrafya olmuştur. Ermeniler de bu dönemde dini özgürlüklerini kazanmış, sosyal statülerini güçlendirmiştir. 93 harbine kadar bu barış iklimi sürmüştür. Osmanlı'nın son döneminde ülkedeki pek çok kesim batılılar tarafından tahrik edilerek, silahlandırılarak bize karşı ayaklandırılmışlardır.

Çok sayıda devletin yer aldığı Balkan toprakları bu şekilde asimetrik savaşlarla ülkeden koparılmıştır. Doğuda da aynı senaryo, Çarlık Rusya'sının iştirakiyle Ermeniler üzerinden oynanmıştır. I. Dünya Savaşı'na kadar 40 kadar isyan çıkaran çeteler büyük katliamlara yönelmiştir. Batılıların siyasi ve ekonomik, Rusya'nın askeri desteği ile palazlanan Ermeniler kadın, çocuk ihtiyar demeden öldürmüşlerdir. 150-300 bin arasında ifade edilen çeteler Rus ordusuyla aktif olarak bize karşı savaşmışlardır.

Tamamı sivil Kürt ve Türk nüfus Ermeni çeteler tarafından katledilmiştir. 24 Nisan'da insani trajedi anlamında hiçbir şey olmamıştır. 24 Nisan 1915 tarihi Osmanlı devletinin savaş halinde bulunduğu ülkelerle bir olup aleyhine faaliyet yürüten Taşnak, Hınçak gibi örgütleri kapatıp 235 yöneticisini tutukladığı gündür. Herhangi bir can kaybı söz konusu değildir.

Ülkemizdeki Ermeni toplumu dünyadaki genel uygulamaya paralel şekilde bu tarihi kendi acılarını anma günü olarak kabul etmiştir. Biz de gerçekte bu tarihte ne olduğunu bilmemize rağmen Ermeni toplumun tercihlerine saygı d uyarak kendilerine bir süredir acılarını paylaşan mesaj gönderiyoruz. 27 Mayıs'ta Sevk ve İskan Kanunu çıkarılmış, 1 Haziran'da uygulamasına geçilmiştir.

Yapılan işler bilfiil isyana, katliamlara karşı alınmış tedbirdir. Bu tarihler Osmanlı devletinin Çanakkale başta olmak üzere pek çok cephede tarihi mücadele yürüttüğü tarihe tekabül ediyor. Eli silah tutan erkekler cephede olduğu için geride savunmasız, kadınlar, yaşlılar ve çocuklar kalmıştır. Ermeni çeteler sadece masum ve savunmasız insanları katletmişlerdir. Sadece Muş'ta 1 yıl içinde 20 bin vatandaşımız katliama maruz kalmıştır. Hızlarını alamayan Ermeni çeteciler Trabzon civarındaki Rum ve Hakkari civarında Musevi Osmanlı vatandaşlarımızı topluca öldürmekten çekinmemiştir.

Ermeni çeteleri sadece Anadolu'da savunmasız sivil Türkleri ve Kürtleri; Kafkasya tarafında da Çerkezleri katletmişlerdir. Yaptıkları katliamları ve yüz binlerce insanı göçe zorladıklarını övünerek anlatmışlardır. Bununla ilgili pek çok belge bölge ülkelerin arşivlerinde mevcuttur.

Ermeni nüfusu geçici olarak başka bölgelere gönderme kararı alınmıştır. Bu karar çete saldırıların yoğun olduğu yerlerdeki Ermeni nüfusu kapsamaktadır. Yeri değiştirilen Ermeni nüfusun sayısı konusunda pekçok tezvirat ortada dolaşmaktadır. I. Dünya Savaşı öncesi Ermeni nüfusu 1 milyon 300 bindir. Şu anda 1 milyonun üzerinde arşivlerimizde belge var. Ben belgelere dayanarak konuşuyorum, sayın Biden gibi konuşmuyorum. Acaba Amerika'nın arşivinde ne kadar belge var? Avrupa'da ne kadar belge var? Açabiliyor mu? Biz hodri meydan diyoruz. Ama bu çağrılara cevap veremediler.

İran'a ve Rusya'ya gidenlerle rakam 500 bine ulaşmaktadır. Dolayısıyla Amerika'nın kendi raporlarında bile sevke tabi tutulanların sayısı 600 bin olarak belirtilmektedir ki, gerçek rakam daha da azdır. Salgın hastalık, asayiş sorunlarından veya güvenlik güçleriyle çatışarak hayatını kaybedenlerin sayısı 150 bini ancak bulmaktadır. Elbette bu 150 bin kişinin her biri candır ve elbette önemli rakamdır.

"ERMENİLERE AİT TOPLU MEZARA RASTLAYAMAZSINIZ"

Ermeni tarihçiler kayıpların çoğunun cephedeki savaşlarda yaşandığını da belirtirler. Osmanlı devleti Ermeni nüfusu başka bir yere göndermemiş, kendi toprakları içinde yer değiştirtmiştir. Hazırlık için 1 hafta süre verilmiş, mazareti olanlar sevkten muaf tutulmutur. Sevkte gereken idari tedbirler alınmış, gereken tahsisat yerel birimlere gönderilmitir. Kimsesiz kalmış olan Ermeni çocuklar asahip çıkılarak kendileri için yetimhaneler kurulmuştur Sayın Biden.

Mağdur olan Ermenilere dışarıdan yardım gönderilmesine hiçbir zaman ses çıkartılmamıtır. Hiçbir yerde Ermenilere ait toplu mezara rastlayamazsınız. Böyle bir hadise yaşanmamıştır. Birçok Türke ait toplu mezar vardır. Şu anda İstanbulumuzda 100 bin Ermeni yaşamaktadır.

Savaş sonrası geri dönenlerle bu rakam bir ara 650 bine yaklaşmıştır. İnsanlar katledikleri, soykırıma uğratıldıkları bir ylere gönüllü olarak geri dönmezler sayın Biden. İngilizler tarafından 1921 yılında yapılan nüfus istatistiğinde toplam Ermeni nüfus 1,2 milyona yakın olarak belirtilmektedir.

Bilhassa Suriye, Ürdün, Lübnan gibi yerlere gönderilen Ermenilerden önemli bir kısmı zamanla Amerika ve Avrupa'ya göç etmişlerdir. Ermeni tezlerini destekleyenler o dönemde evlerinden ayrılan herkesi öldürülmüş gibi göstermiştir. Osmanlı iç karışıklık yaşanan bölgelerdeki Ermeni nüfusu başka yere göndermeseydi, cephelerdeki askerlerini geri çekmek durumunda kalacaktı.

Osmanlı cephede düşmanda değil sınırları içindeki çetecilerle mücadele ederken savaşı kaybetmiş olacaktı. Allah göstermesin İstiklal Harbimizi bile tehlikeye atacak boyutlara bırakabilirdi. Ermenileri bu sinsi senaryoda acımasızca kullanmışlar, amaçlarına ulaşamayınca ölülerini d ahi istismar etmekten çekinmemişlerdir. 1 asır önce bugünkü Ermenistan'ın olduğu yerde nüfusun yüzde 80'inden fazla Müslümanlardan oluşuyordu. Bugün neredeyse kimse kalmamıştır.

30 yıl önce işgal edilen Dağlık Karabağ ve Azerbaycan şehirlerinde yapılanlar da ortadadır. Sayın Biden, Minsk 3'lüsü diye bir üçlü oluşturulmutu.

Amerika, Rusya, Türkie vardı. 30 yıl bu işgalden kurtarmadınız, oradaki insanları ve Azeri kardeşlerimiz ne yazık ki 1 milyonu aşkın oralardan hicret etmek durumunda kaldı.

Bütün o yerler, o Karabağ, bütün binaları herşeyi maalesef yakıldı, yıkıldı. Soykırım diyorsanız aynaya bakıp kendinizi değerlendirmeniz lazım. Kızılderilileri söylememe gerek yok. Bütün bunlar ortada iken sizler kalkıp da Türke, Türk milletine soykırım yaftasını yapıştıramazsınız. Bakın buralarda onbinlerce sivil insan katledilirken, 15, milyon Azerbaycanlı kardeşlerimiz evlerini terk etmek mecburiyetinde bırakılmıştır.

1,5 asırdır kendi yaptıkları kıyım ve ihlallerden sorumlu tutulma korkularıdır. Büyük vaatlerle kandırılan Ermenilerin Ruslar, Avrupa ve Amerika tarafından aldatılmış olmanın öfkesini bu yalanla örtmeye çalışıyorlar. Toplamda 17 milyon insanın öldüğü 1. Dünya Savaşı döneminde yaşanan sivil kayıplar üzerinden değerlendirme yapacaksak, aynı dönemde Çarlık Rusyası topraklarında yaşayan yüz binlerce Alman ve Musevi kökenli vatandaşını Sibirya tarafına sürmüştür. Daha doğrusu sürgün adı altında insanların çok büyük bölümü açlık, hastalık, soğuk altında ölüme terk edilmiş. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Rus asıllı vatandaşı kurşuna dizerek, asarak, toplama kamplarında ölüme yollamışlardır.

Balkanlar ve Kafkaslar'da 5 milyon ölüm ve 5 milyonun yerinden edilen sonuçları yeniden hatırlatmak istiyorum. Ermenilerin kayıpları soykırım olarak nitelendirilecekse aynı dönemde yaşanan tüm olaylar aynı paranteze alınmalıdır. Amerika ve Avrupa tarihinde soykıırım diye nitelendirilecek nice had iseye rastlayabiliriz. Kızılderililerden siyahilere, Japhon şehirlerine atılan atom bombalarına, Vietnam'dan Irak'a kadar pekçok başlıkta bu konular tartışnmaya açılabilir. Güney Amerika'dan Doğu Asya'ya kadar birçok toplum yaşadıkları zulümleri hala yüreklerinde yaşıyor.

Soykırım kavramı ve bununla bağlantılı süreçler, geriye doğru da işletemeyecek şekilde 1948 ve sonrasına aittir. Burası çok ama çok önemlidir. Ermeni iddalarıyla ilgili ortada somut delil olmadığı gibi uluslararası mahkeme kararı da mevcut değildir. Türkiye olarak ortak tarih komisyonu kurulması, arşivlerin açılması teklifleri meselenin tarihi olarak doğru bir zemine oturmasını amaçlamaktadır. Biz kendimizden emin olduğumuz için bu konuda her türlü araştırmaya, tartışmaya açığız. Aleyhimize yayın yapacağınızı bildiğimiz araştırmacılara bile arşivlerimizi kapatmıyoruz. Buyrun, gelin bakın."

Yorumlar (0)
banner28
banner13
12
az bulutlu
Günün Anketi Tümü
Türkiye Cumhuriyeti'nde 14 Mayıs 2023'de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini kim kazanır?
Türkiye Cumhuriyeti'nde 14 Mayıs 2023'de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini kim kazanır?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Karagümrük 34 36
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 34 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. Chelsea 34 51
9. West Ham United 35 49
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Barcelona 33 73
3. Girona 33 71
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14
banner30
banner29
banner5