english german arabic turkish

banner9

banner37

banner19

banner38

banner12

Kıbrıs'ta eşi ve 3 çocuğu katledilen tabip binbaşının ailesinden 9 doktor çıkmış

banner11

KIBRIS 23.12.2020, 17:01 26.12.2020, 19:29
463
Kıbrıs'ta eşi ve 3 çocuğu katledilen tabip binbaşının ailesinden 9 doktor çıkmış
banner24

SAĞLIK Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, o dönem rütbesi Tabip Binbaşı olan babası Nihat İlhan'ın eşi ve 3 çocuğunun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) 1963 yılında Rumlar tarafından katledilmesinden sonra aileden kendisiyle birlikte 9 kişinin doktor olduğunu söyledi. Prof. Dr. İlhan, "Küçükken bu katliamı duyarak büyüdük. Aynı meslekten olmak aynı yolda insanlara yardım etmeye çalışmak bunlar bizim babamızdan öğrendiğimiz şeyler, biz de bunları gerçekleştirmeye çalışıyoruz" dedi.


EOKA örgütü olarak bilinen Rum çetesi, Kıbrıslı Türkler'i adadan silmek için Aralık 1963'de kanlı saldırılar düzenledi. 24 Aralık 1963 gecesi, Lefkoşa'nın Kumsal bölgesinde o dönem Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı'nda görevli  olan Tabip Binbaşı Nihat İlhan'ın eşi Mürüvvet ve çocukları Murat, Hakan, Kutsi, eve giren Rumlar taraından küvette kurşuna dizildi. Nihat İlhan'ın eşi ve çocuklarının katledilmesi, 364 Kıbrıs Türkü ile 174 Kıbrıs Rumunun hayatını kaybettiği olayların sembolü haline geldi. Olayın gerçekleştiği tek katlı ev, daha sonra 'Barbarlar Müzesi'ne dönüştürüldü.


AİLEDEN 9 KİŞİ DOKTOR
Katliamın ardından Türkiye'ye dönen Nihat İlhan, Elazığ'da bir süre görev yaptıktan sonra 1984 yılında Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Genel Müdürü olarak atandı. 3 çocuğu şehit olan Nihat İlhan, görev süresi boyunca kimsesiz ve yetim çocukları kaldıkları devlet yurtlarıda defalarca ziyaret edip, onların tüm dertleriyle yakından ilgilendi. Nihat İlhan, 2016 yılında 92 yaşında hayatını kaybetti. Nihat İlhan'dan sonra oğlu ve kızı dahil ailesinden 9 kişinin de doktor olduğu ortaya çıktı. Türkiye'nin çeşitli yerlerinde sağlık ordusunda görev yapan Nihat İlhan'ın çocuklarından Gazi Üniveristesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, pandemi sürecinde ayrıca Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulunda görev aldı. Koronavirüs salgını ile mücadelede görev yapan kurulda dikkat çeken açıklamaları ile vatandaşları uyaran Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, babasını ve katliamı anlattı.


KATLİAMI ANLATTI
Prof. Dr. İlhan, babasının katliamdan önce saldırılarda yaralılara müdahale için hastaneye gittiğini anlatarak, "Giderken babam eşi Mürevvet hanım, çocukları Murat, Kutsi ve Hakan'a, 'eğer dışarıda bir çatışma olur, silah sesi duyarsanız, burası güvenli bölge; ama siz mutlaka evin en izole yerine geçin, burası da evin banyosu, küveti olabilir' diye ifade ediyor. Saat 21.00 sıralarında Rum EOKA'cı katiller, önlerine ilk çıkan ev olan bizim eve giriyorlar. Ev tek katlı bir bina. Bunlar hemen banyoya saklanıyorlar. Mürüvvet hanım; Murat, Kutsi ve Hakan'ı göğsüne sararak üzerine kapaklanıyor. Evin sahibi Hasan Bey bir başka yere saklanıyor, onların küçük çocuğu banyodaki lavabonun altına saklanıyor. İçeriye giren bu katiller acımasızca makineli tüfekle tarıyorlar. Ev tanınmaz hale geliyor. Burada Mürevvet hanım, Murat, Kutsi ve Hakan şehit oluyor. Evdeki diğer küçük çocuk yaralanıyor, tedavi görüyor. Sabaha kadar orada bekliyorlar. Sabaha karşı evin sahibi ve kızı dışarıya çıkıyorlar; ancak bu şekilde toplumun haberi oluyor. Lefkoşa'da Barbarlar Müzesi olarak adlandırılan evimizin mutlaka ziyaret edilmesini istiyoruz. Burada Türklere yapılan soykırımın nasıl olduğunu görmelerini istiyoruz vatandaşlarımızdan" diye konuştu.


'BABAM HABERİ TALİHSİZ ŞEKİLDE ALDI'
Prof. Dr. İlhan, bu yaşananlar sırasında babası Nihat İlhan'ın cephede olduğunu belirterek, "Babam hastaları tedavi etmeye çalışıyordu. Üstelik buradaki Türk hastanesinde Rum,Türk farketmeksizin tüm hastalara tedavi veriyorlar. Böyle bir hastanede görev yapıyor. Talihsiz şekilde haberi oluyor. Babam eve süt götüren bir çiftçi var, onu görüyor. 'Bizimkilerin sütünü, ekmeğini eksik etmiyorsun değil mi' diyor. Adam 'binbaşım onlara artık süt götüremeyiz ' diyor. Babam arkadaşlarına, 'ben eve gidip geleceğim' diyor. Arkadaşları ile eve gidiyorlar, evin kapısının taranmış, yanmış olduğunu görüyor. Diğer subay arkadaşları, 'içeriye girmeyeceksin' diyor babama, büyükelçinin yanına gidiyorlar. Büyükelçi, babama 'eşin ve 3 çocuğun şehit oldu' diyor. Babamın tek sözü var, 'vatan sağolsun' oluyor" dedi. 


'BÜTÜN KİMSESİZ ÇOCUKLARIN BABASI OLACAĞIM' DEMİŞ
Prof. Dr. İlhan, babasının Elazığ ve Ankara'da askeri hastanelerde görev yaptıktan sonra 1984 yılında Başbakanlık Sosyal hizmetler ve Çocuk Esirgeme Genel Müdürü olduğunu anlatarak, "Hatta buna çok sevinmişti. O zamanlar, '3 çocuğumu şehit verdim; ama bütün kimsesiz çocukların babası olacağım' diye konuşurdu hep. Devlete bağlı olan bütün yetimlerin olduğu yerleri ziyaret etti, hepsine destek sağladı. Babamdan sonra ailemizden 9 hekim çıktı. Anmak yaşatmak gerekiyor. Keza benim oğlumun adı da Nihat İlhan. Biz bu olayları bilerek büyüdük, bunu da çevremize yaymaya çalıştık. Kıbrıs Türkü'nün varlık mücadelesine destek olma, milli bilincimizi aşılamak, dünyaya göstermek açıkçası bizim temel amaçlarımızdan olması gerektiği kanısındayım. Küçükken bunları bu katliamı duyarak büyüyorsunuz. Aynı meslekten olmak aynı yolda insanlara yardım etmeye çalışmak bunlar bizim babamızdan öğrendiğimiz şeyler, biz de bunları gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Evlat acısı bambaşka bir şey. Benim rahmetli ağabeylerimden Kutsi kızıl saçlı bir çocuktu, benim oğlum da kızım saçlı" diye konuştu.  


MÜZEDE ANMA TÖRENİ YARIN
Öte yandan kaliamın yıldönümünde, Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı'nda görevli o dönem Tabip Binbaşı olan Nihat İlhan'ın eşi Mürüvvet ve çocukları Murat, Hakan, Kutsi'nin öldürülmesi ardından 'Barbarlık Müzesi'ne dönüştürülen evde anma töreni düzenlenecek. Nihat İlhan'ın hayattayken katlimı anlattığı Girne Amerikan Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Muharrem Özdemir, anma töreni öncesi evi ziyaret etti. Katliamla ilgili araştırmalarda da bulunan Yrd. Doç. Dr. Muharrem Özdemir, Dr Nihat İlhan'ın katliamın ardından 2007 ve 2011 yıllarında iki kez adaya geldiğini ve yaşadığı olayı anlattığını söyledi. Yard. Doç. Dr. Özdemir, Nihat İlhan'ın, 18 Aralık 1963 tarihinde ada üzerinde çatışmalar başlayınca Gönyeli'de ve Ortaköy'de yaralanan Kıbrıslı Türklere müdahale ettiğini anlatarak, "Nitekim 21 Aralık olayları başlar başlamaz 24'ünde de maalesef bu evde o katliam gerçekleşti. İlk olarak evin içine giren Rumlar gelişi güzel ateş ederek dışarı çıktı. Daha sonra içeriden çocuklardan birinin ağlama sesi üzerine geri dönen Rumlar bu sefer katliamı gerçekleştirdi. O esnada evde 3 kişi daha vardı. 3 kişiden birisi şu an hayatını kaybetmişken diğer iki kişi halen yaşamaktadır" dedi. 


'DÜNYAYA İNSANLIK DERSİ VERDİ'
Yard. Doç. Dr. Özdemir, Nihat İlhan'ın, eşi ve çocuklarının katledildiğini olaydan 3 gün sonra Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği'nde öğrendiğini belirterek, "Büyükelçilik çıkışında doğum yapmakta olan bir Rum kadına da ilk müdahelesini yaparak insanlık dersi verdi. Şehitlerini teslim almış adadan ayrılacak ve tam o sırada eşi ile berber olan bir Rum kadınla karşılaşıyor. O kadının orada doğum sancısına müdahale ediyor ve dönemin doktoru Kaya Bekiroğlu’nu arayarak kadının doğumunun gerçekleşmesini sağlıyor. En acılı anında bile bir Türk askeri bir Türk subayı bir Rum kadının doğumunu gerçekleştirerek dünyaya insanlık dersi veriyor" diye konuştu. 


RÜYASINI ANLATTI
Yard. Doç. Dr. Özdemir, Nihat İlhan'ın 24 Aralık gecesi gördüğü ve yıllar sonra kendisiyle paylaştığı rüyasını da anlatarak, "'Şehit olan eşim ve çocuklarım için evimin önüne ağaç diktim. Her sabah kalkıp ilk onlarla konuşuyorum. Ağaçlardan sanki eşimin ve evlatlarımın kokusunu alıyorum. 24 Aralık gecesi bir rüya gördüm. Rüyamda eşimin ve çocuklarımın Beşparmak Dağları üzerinde uçtuğunu gördüm ve tam Beşparmak Dağları üzerine geldiğinde üzerindeki kıyafetleri beyaz bembeyaz oldu. Nitekim uçakla şehitlerimi alıp Türkiye'ye götürürken aynı güzergahtan geçtiğim. Tekrar böyle bir acı yaşanacak olursa Kıbrıs Türkü'nün bana ihtiyacı olursa gelir seve seve burada aynı mücadeleyi veririm. Burada şehit olursam da beni Boğaz Şehitliği’ne gömün' ifadelerini kullanımştı" dedi.  


 

Yorumlar (0)
banner1
banner13
12
az bulutlu
Günün Anketi Tümü
Türkiye Cumhuriyeti'nde 14 Mayıs 2023'de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini kim kazanır?
Türkiye Cumhuriyeti'nde 14 Mayıs 2023'de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimini kim kazanır?
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 32 87
2. Fenerbahçe 32 85
3. Trabzonspor 32 52
4. Beşiktaş 32 48
5. Rizespor 32 48
6. Başakşehir 32 46
7. Kasımpasa 32 46
8. Sivasspor 32 44
9. Antalyaspor 32 42
10. Alanyaspor 32 42
11. A.Demirspor 32 40
12. Samsunspor 32 38
13. Ankaragücü 32 37
14. Kayserispor 32 37
15. Konyaspor 32 36
16. Hatayspor 32 33
17. Gaziantep FK 32 31
18. Karagümrük 32 30
19. Pendikspor 32 30
20. İstanbulspor 32 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 30 68
2. Göztepe 30 60
3. Kocaelispor 30 52
4. Ahlatçı Çorum FK 30 52
5. Sakaryaspor 30 51
6. Bodrumspor 30 49
7. Boluspor 30 46
8. Bandırmaspor 30 46
9. Gençlerbirliği 30 44
10. Erzurumspor 30 41
11. Keçiörengücü 30 36
12. Şanlıurfaspor 30 34
13. Ümraniye 30 34
14. Manisa FK 30 33
15. Tuzlaspor 30 32
16. Adanaspor 30 32
17. Altay 30 15
18. Giresunspor 30 7
Takımlar O P
1. M.City 32 73
2. Arsenal 32 71
3. Liverpool 32 71
4. Aston Villa 33 63
5. Tottenham 32 60
6. Newcastle 32 50
7. M. United 32 50
8. West Ham United 33 48
9. Chelsea 31 47
10. Brighton 32 44
11. Wolves 32 43
12. Fulham 33 42
13. Bournemouth 32 42
14. Crystal Palace 32 33
15. Brentford 33 32
16. Everton 32 27
17. Nottingham Forest 33 26
18. Luton Town 33 25
19. Burnley 33 20
20. Sheffield United 32 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 31 78
2. Barcelona 31 70
3. Girona 31 65
4. Atletico Madrid 31 61
5. Athletic Bilbao 31 57
6. Real Sociedad 31 50
7. Valencia 31 47
8. Real Betis 31 45
9. Villarreal 31 39
10. Getafe 31 39
11. Osasuna 31 39
12. Las Palmas 31 37
13. Sevilla 31 34
14. Deportivo Alaves 31 32
15. Mallorca 31 31
16. Rayo Vallecano 31 31
17. Celta Vigo 31 28
18. Cadiz 31 25
19. Granada 31 17
20. Almeria 31 14
banner30
banner29
banner5