Yağ aldırma ameliyatı sonrası hayatını kaybeden kadının çocukları konuştu

Olay, 3 buçuk yıl önce Ataşehir'de bulunan özel bir estetik merkezinde meydana geldi. Kadıköy'de yaşayan ve vücudundaki yağlanmadan rahatsız olan 67 yaşındaki Aynur Çolakoğlu, televizyon kanallarında gördüğü Doç. Dr. İbrahim A.'nın sahibi olduğu estetik merkezine giderek ameliyat olmak istedi. Doktora muayene olan Çolakoğlu kısa bir süre sonra estetik merkezinde operasyon geçirdi. Ameliyat sonrası dayanılmaz ağrılar yaşayan talihsiz kadın, 4 gün sonra hayatını kaybetti. Aynur Çolakoğlu'nun çocukları ise doktordan şikayetçi oldu. 3 yıl süren mahkeme sonucunda Doç. Dr. İbrahim A. kusurlu bulunarak 2 yıl 6 ay hapis cezası aldı ve cezası 38 bin lira para cezasına çevrildi. Çolakoğlu'nun çocukları durumun takipçisi olacaklarını söyleyerek yaşadıklarını anlattı. 

Aynur Çolakoğlu'nun kızı Gökçe Çolakoğlu Nathwani, "Annem çok sıhhatli ve sağlıklı bir kadındı. Kronik hiçbir hastalığı olmayan biriydi. 2017 senesinde liposuction yaptırmak istediğini söyledi. Bu doktoru sürekli televizyonlarda gördüğünü, iyi bir doktor olduğunu söyledi. Gittik tanıştık, 3 gün sonraya randevu aldık. Karın kısmından yağ alınacağı için kendisini sağlık açısından rahatlatacağını düşündüğümüz için kabul ettik. Operasyona 12.00'de girdi. Normal şartlarda doktorumuz en fazla 2 saat sürecek bir operasyon demişti. Fakat operasyon 5 saate yakın sürdü. Biz sürekli bu sırada operasyon odasını aradık. 'Ne oldu, bir sorun mu var.' diye sorduk. Hemşireler, tıp merkezindekiler sorun yok çıkacak dediler. Çıktıktan sonra 24 saate yakın hiç dinmeyen ağrılar çekti" dedi. 

Anneleri ameliyattan çıktıktan sonra ameliyatı yapan doktoru görmediklerini söyleyen Çolakoğlu, “Sonra anladığımız kadarıyla Almanya'ya seminere gitmek için saat 18.00-18.30 civarında Atatürk Havalimanı'nda chekin yaptığını gördük. Hiç dinmeyen ve gittikçe artan ağrılar vardı ama çözümsel hiçbir şey yoktu. Ağrı dayanılmayacak şekilde olduğu için bizim zorumuzla başka bir hastaneye sevkini istedik. Tıp merkezinde ambulansın olmadığını söylediler. Kantin şoförüne ait bir arabaya iki büklüm şekilde tekerlekli sandalyeye konularak acil bir şekilde Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne götürdük annemizi. Emara girdi, çıktı bir takım tetkikler yapıldı ama hiçbir sonuç yoktu. Tekrar ikinci bir operasyona almak istediklerini söylediler. Korku ve dehşet yaşadık o anda. Operasyona aldılar. Batında bir şey olduğunu düşündüler. Ameliyat sonrasında bağırsağın delindiğini anladılar. Zaten ondan sonrasında cesedini aldık annemizin. Kurtulamayacağını hissetmiştim. Doktorumuz başında olsaydı belki daha farklı olabilirdi. Otopsimizi istedik. Çünkü ben yüzde yüz emindim doktorun hatalı bir hareketinden bunun kaynaklandığına. Ben kamuoyunda bir farkındalık yaratmak istiyorum. Annemizi geri getiremeyeceğiz ama en azından böyle doktorların daha hassas olmalarını istiyorum" diye konuştu. 

Avukat Onur Genco ise, “Konu bize sirayet ettiğinde ortada bir hekim hatası nedeniyle vefata sebebiyet verme, kusurlu ölüme sebebiyet verme dosyasıydı. İşlemleri başlattık, savcılık aşamasında alınan adli tıp raporlarına göre yağ aldırma operasyonunda hekim hatası sebebiyle hastasının vefatına sebebiyet verdiğine dair rapor alındı. Ceza mahkemesine gönderildi dosyamız. Sonuna kadar süreci takip ettik. Hekime hapis cezası verilerek bu hapis cezası da 38 bin lira tutarında para cezasına çevrildi. Ceza mahkemesi hekimi ilgili operasyon sırasında hekim hatası ile hastasının ölümüne sebebiyet verdiğine hükmetti ve gerekli dikkat ve özeni göstermediğine karar verdi. Dosyamız hem karşı taraf, hem de tarafımızdan istinaf mahkemesine taşındı. İstinaf mahkemesinden de neticesini bekliyoruz. Daha kesinleşmiş bir karar yok tabii ki" dedi.