Sergen Yalçın, "Kaybetmek istemezdik. İlk yarıdaki oyunda basit pas hataları ve üretme anlamında yaşadığımız sıkıntılar, rakibi rahat oynatmamız bugün mağlubiyetle ayrılmamızı sağladı" dedi.
“İSTEDİĞİMİZ SONUCU ALAMADIK”
Kasımpaşa karşısında aldıkları mağlubiyetten dersler çıkarmaları gerektiğini dile getiren Sergen Yalçın, "Sezonun bitmesine daha var. Avantajlı olan biziz. Önümüzde 10 maç var. Bundan sonra bugünkü hataları yapmayıp tekrar kazanmaya başlayarak yolumuza devam etmek istiyoruz. Bugünü unutup çarşamba gününe hazırlanmamız gerekiyor. Çarşamba günü de zor bir maçımız var. Elimizdeki en güçlü kadroyu sahaya sürdüğümüz kadro olarak gördük. Necip zaten sağ bek oynayan bir oyuncu. Gökhan Töre hazır değildi, 90 dakika oynayacak fizik gücü yoktu. Problem olursa son bölümde Gökhan'ı kullanırız diye düşündük. Bence doğru bir düşünceydi. Üretkenlik anlamında problem yaşadık. Bundan önceki maçlarda kenardan ve merkezden üretiyorduk. Topu rakibe bırakmadık. Oyun anlayışımız neyse onu sahaya yansıtmaya çalışıyoruz. İkinci yarıda takım daha fazla mücadele etti, daha fazla konsantrasyonu vardı. Bulduğumuz pozisyonlar da var ama bugün için istediğimiz sonucu alamadık. 10 maçımız daha var. Çarşamba gününe iyi hazırlanıp galibiyetle çıkmaya çalışacağız" diye konuştu.
“HALİL UMUT MELER’İN ENERJİSİ BİZİM TAKIMLA BAĞDAŞMIYOR”
Sergen Yalçın, Fenerbahçe karşılaşmasının ardından Kasımpaşa maçına da atanan hakem Halil Umut Meler ile ilgili, "Hakemle ilgili konuşurken kötü bir hakem demedim. Adaletsiz, dürüst değil demedim. Enerjisi bizim takımla bağdaşmıyor. Akan oyunda ciddi problemler var. Bunu anlatmaya çalıştım. Bu gayet doğal bir tepkiydi. Kimseyi kırmadan, aşağılamadan bir takım teknik direktörü olarak tepki gösterdim. Bu tepkinin neden insanları rahatsız ettiğini anlamak zor. Sezon içinde birçok teknik direktörü arkadaşım bu tür tepkileri dile getiriyorlar. Bunu yaptığım işin bir parçası olarak görüyorum. Yıllardır bu sorunlar yaşanıyor. Bunu sezon boyunca sürekli yapmıyoruz, sayısı 6-7'dir. Bunu en doğru şekilde yapmaya çalışıyor, hakaret etmeden, saygısızlık etmeden yapıyorum. Bu nedense Merkez Hakem Kurulu'na çok farklı şekilde yansıdı. Türk futbolunda ilk kez böyle bir karar çıktı. Bize yapılması daha da enteresan. Herhalde birileri neden böyle yapıldığının açıklamasını yapacaktır. Aytaç'ın sarı kartı vardı, ikinci sarıdan atılması gerekiyordu. Hakem devam ettirdi. Belki de ona göre bir şey yoktur. Maçlardan sonra 'Hakem sonuca etki edecek bir şey yapmadı' denir. Hakemin illa penaltı, kırmızı vermesine gerek yok. Başka şeyler de oluyor. Bunu futbolculuğumda da yaşadım. Aynı şeyleri yaşamamak için tedbir almaya çalışıyorum" şeklinde konuştu.
